Tuzla’daki Cemevleri, Kerbela Mateminde Hz. Hüseyin’i Anma ve Anlama Paneli Düzenledi

Ortadoğu, Kerbela’da Ekilen Tohumun Acı Meyvesini Bin Yıldır Topluyor 
Al-i Aba İlim Eğitim Araştırma Kültür ve Sosyal Dayanışma Vakfı Cemevi Başkanı Mehmet Özdurmaz, konuşmasında şu ifadeleri kullandı: “Hz. Hüseyin anlaşıldığında hürriyet, özgürlük, adalet, sadakat, hak ve hakikat anlaşılır. Anlamak isteyen olursa dindar olmak, şuursuz, hadsiz, kindar, sevgisiz, zulme karşı dilsiz, dirençsiz, ilimsiz, işlevsiz bir kişi demek değildir. Burada bütün İslam camiasına düşen bir görev vardır. Tüm alim ve fıkıhçılara düşen bir görev vardır. Maddeye kul ve köle olmuş müslümanlık olmaz. Kerbela’da öyle bir tohum ektiler ki bunun meyvesini çok acı toplayacaksınız denmiştir. Nitekim bin yıldır Ortadoğu bunun meyvesini çok acı topluyor. Cenab-ı Resulallah “Hüseyin benim ümmetimin meşalesidir” demişken ışığımızı söndürdüler.”

Kerbela Vakası Kadar Derin ve Uzun Süreli Yas Tutulmamıştır
Tarihçi yazar Ali Kaya da konuşmasında, “Biz Aleviler Kerbela’nın yasını tutuyoruz. Tarihte hiçbir örneği bulunamaz. Kerbela vakası kadar derin ve süreli uzun bir anma ve yas tutulmamıştır. Alevi canlar Muharrem ayında karalar bağlamıştır. Bu Hz. Ali’nin, Hz. Hüseyin’in sevgisidir. 1400 yıldan beri İmam Hüseyin için yas tutmaktayız.” dedi.

Gözyaşı İdrakin Yolunu Açacaktır
Araştırmacı Yazar Ahmet Turgut, konuşmasında Kerbela mateminin nasıl yapılması gerektiğini vurguladı.  Turgut, “Esas konuşulması, düşünülmesi, üzerine irfan inşa edilmesi gereken nokta nasıl bir matem yapılması gerektiğidir. Marifet ağlamak değil bunu anlayarak şuur ve ahlaka çevirmektir. İdrakiniz kilitlendiği zaman onu açmak gerekir, gözyaşı idrakın yolunu açacaktır. Zihnimiz ile kalbimizi buluşturacaktır. Bilgi ile duyguyu bir raya getirecek doğru bilgi ile samimi olan duygu buluşunca hikmet, ibret, ahlak başlayacaktır. Kerbela’nın 1379. yıldönümünde ağlayanımız da ağlamayanımız da var. Rabbim ağlayıp anlayıp bunu yaşamına dahil edenlerden eylesin.” şeklinde konuştu.
Araştırmacı Yazar Doç. Dr. Caner Işık da Kerbela mateminin tam anlamıyla bilinmediğini söyledi. Işık, konuşmasında “Kerbela mateminde bir çok kişinin samimi olarak bunları bilmiyor olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. Yezitlerin yezitlik etmesi, şeytanların şeytaniyelik etmesi, her alanda kargaşa çıkartarak müminleri bir birlerine düşürmeye çalışmasına fırsat vermemeliyiz” ifadesini kullandı.

Manevi Açlık, Maddi Açlıktan Daha Büyük Sorunlar Oluşturuyor
Tuzla Belediye Başkanı Dr. Şadi Yazıcı da panelde yaptığı selamlama konuşmasında insanın manevi açlığının maddi açlığından daha büyük sorunlar doğurduğuna dikkat çekti. Başkan Yazıcı, “Öncelikle bu programı düzenleyen, emeği geçen herkese yürekten teşekkür ediyorum. Muharrem ayında yapılan bu programlara her zaman katılmaya çalışıyoruz.
Her zaman söylediğim gibi bu programların sayısı daha da arttırılmalı, anlatılmalı ve daha iyi anlaşılması sağlanmalı. İnsanın maddi yönünden çok manevi açlığının da çok büyük sorunlar oluşturduğunu biliyoruz. Maneviyatını kaybetmiş bir insanlık, çok kötü bir durum oluşturacaktır. Manevi hazzı alamadığımız, beslenemediğimiz zamanlarda manevi açlığın sonuçları kötü olur. Bu yüzden biz İslam kardeşliği çerçevesi içerisinde mümkün mertebe bu manevi, ulvi hazzı alabilecekleri ortam ve mekanları oluşturmak konusunda elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz. Biz aynı dünyada ve ahiret yolunda da beraber yürüdüğümüz kardeşlerimizle de bu birlik ve beraberliğimizi geliştirmeye, arttırmaya ve bunları en iyi noktaya getirmeye çalışıyoruz. Hz. Hüseyin Efendimiz’in kıyamında bir defa gerçek insan haklarını görüyorum. Bireysel hak ve özgürlükleri görüyorum, bir dava ahlakını ve bilincini görüyorum. Evrensel değerlerin ne olması gerektiğini, dünyevi ve uhrevi tercihler açısından kula kulluk edilmemekte dahil olmak üzere maddiyata, makama, mevkiye hiçbir zaman bakmadan doğruyu ortaya koymayı görüyoruz. Sonrada Hz. Peygamber’i, Kur’an-ı Kerim’i, Ehlibeyti ve bütün İslami değerlerin orada olduğunu görüyoruz” şeklinde konuştu.
Kerbela matemi panelde konuşmaların yanı sıra Kerbela mersiyeleri ile de dile getirildi.