Gülenin Teşekkür Listesi Açıklamasına Cevap

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Semih Yalçın, ’CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun teşekkür açıklamasına cevap verdi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun sözde adalet yürüyüşünde bir yandan yolları arşınladığını, diğer yandan da yalan edebiyatından inciler dizerek ilerlediğini belirten Yalçın, "Kılıçdaroğlu’nun her konuşmasında yollara döktüğü yalanlarının boyu, yürüdüğü kilometreleri çoktan geçmiştir. Kemal Kılıçdaroğlu; yalanı peynir ekmek yer gibi, TEM’de yürür gibi kolayca söylemektedir. Sözde adalet yürüyüşünün konseptini yalan edebiyatı üzerine bina eden CHP Lideri, Maltepe Cezaevi’ne doğru ilerlerken Pensilvanya’daki yalancıbaşının izinden gitmektedir. Yalanlarını din kılıfıyla örtmeye çalışan FETÖ ile palavralarına adalet ve insan hakları elbisesi giydiren CHP, aynı yolun yolcusudur. CHP’nin derdi adalet değildir. FETÖ’cü ağabeyler içeri alınıp bir kısmı da yurt dışına kaçınca abiliğe CHP memur edilmiştir. CHP’nin adalet sloganıyla çıktığı yürüyüşte FETÖ’nün yalan, mağduriyet ve masumiyet edebiyatına bol bol malzeme vermesi bundandır. Ana muhalefet partisinin evlere şenlik yürüyüş cambazlığı, FETÖ’cülere zaman kazandırmayı amaçlamaktadır. CHP, FETÖ tarafından iğfal edilmiş öteki muhaliflerce de desteklenmektedir. Bilumum referandum muhalifleri, oylarını konsolide etmenin yolunun E-5’ten, TEM’den geçtiği zannıyla Kılıçdaroğlu’nu yalnız bırakmamışlardır. CHP ile onun izini süren diğer oluşum ve partiler, sözde adalet yürüyüşü konusunda aynı propaganda ve algı dilini kullanmaktadır" ifadelerini kullandı.

"Hayırcı cephenin Türkiye’yi aydınlığa çıkaracakları, adaleti tesis edecekleri yönündeki vaatleri, FETÖ elebaşının şakirtlerine ettiği vaatlere tıpatıp benzemektedir" diyen Yalçın, "Artık bütün ’referandum muhalefeti’, FETÖ’nün entrikacı ve yalancı jargonuna sarılmıştır. Yüzde 48.5’luk kartondan bloku sağlamlaştırmak için yakası açılmadık yalan, entrika ve iftiralara müracaat edilmektedir. Siyasette estirilmeye çalışılan suni yalan rüzgarının pervanesi CHP, bobinajcısı da Kemal Kılıçdaroğlu’dur. CHP Lideri Kılıçdaroğlu’nun en kuyruklu yalanlarından biri, referandum sonuçlarının gayrimeşru olduğunu ileri sürmesi, yüzde 48.5’u meşru görürken yüzde 51.5’u gayrimeşru saymasıdır.Kemal Bey, ’Her şey zıddıyla kaimdir’ kuralı uyarınca aslında yüzde 51.5 üzerinden yüzde 48.5’u konsolide etmek istemektedir. Kemal Kılıçdaroğlu’nun son büyük yalan makarası ise, FETÖ elebaşı 2013’te rahatsızlandığı zaman sağlık dileklerinde bulunanlara yolladığı teşekkür mektubuna dairdir" dedi.

Yalçın, açıklamasında şunları kaydetti:

"Kılıçdaroğlu, ’Teşekkür listesinde genel başkan olarak sadece benim adım yok. Gülen rahatsız olduğu zaman gazetelere verilen ilanlar var. Kime teşekkür ettiği var orada, görülür orada’ diyerek MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli’nin de teşekkürle taltif edilenler arasında yer aldığını ispata çalışmıştır. ’Atma Kemal Bey, din kardeşiyiz’ dedirten bu iddia sadece basit bir yalan değil; çirkin bir iftiradır. Listede MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin ismi kesinlikle yoktur. MHP Genel Başkanı Bahçeli, FETÖ elebaşından siyasi hayatı boyunca uzak durmuş, kendisiyle temas kurmak isteyen aracılarına da daima kapıyı göstermiştir. Buna karşılık CHP, FETÖ ile hep al takke ver külah ilişkisi içinde olmuştur. Söz konusu teşekkür listesinde iki CHP Genel Başkan Yardımcısının isminin birden bulunması, bu iş birliğinin açık bir kanıtıdır. Genel başkan yardımcıları Kılıçdaroğlu’ndan habersiz FETÖ elebaşına şifa dileğinde bulunmayacağına göre, aksini söylemek mümkün değildir. Yoksa CHP Genel Başkanı eski kurmaylarını hızara mı vermektedir? Yürüyerek yolları ve ayakkabıları aşındıran CHP, Maltepe Cezaevi’ne adım adım yaklaşırken milletten de fersah fersah uzaklaşmaktadır."

"Kemal Kılıçdaroğlu sözde adalet sloganıyla otoyollarda salınırken, partisi CHP giderek daha çok millete sırtını dönmekte, FETÖ’ye daha fazla teveccüh etmektedir" diyen Yalçın, "CHP; kamuoyu önünde cereyan eden ’otoyol şovu’ karşısında Pensilvanya Kardinali’nin gözleri yaşlı vaziyette gelip bilumum katılımcıları takdir ve takdis etmesini mi beklemektedir? CHP’nin yürüyüş güzergahına yağan yağmurların, okyanus ötesinden gelen bulutların ’hizmet’ ve ’himmet’ taneleri halinde düşmesi mi sanılmaktadır? Yoksa FETÖ elebaşının CHP yürüyüşüne katılmayanları hain ve oyun bozucu olarak ilan etmesi, ’Evlerine ateş düşsün’ diye beddualara boğması mı beklenmektedir? Kamuoyunda CHP yürüyüşünün akıbeti hakkında şu ifadeler dillendirilmektedir; kurşun ata ata biter, yollar gide gide biter, CHP de yürüye yürüye biter. Yalan ata ata bitmez ama sahibini bitirir" ifadelerini kullandı.

(İHA)