Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) 15 Temmuz’daki darbe girişimi sırasında Genelkurmay Başkanlığındaki eylemlerle ilgili aralarında sözde "Yurtta Sulh Konseyi" üyelerinin de bulunduğu 221 sanık hakkında açılan davanın 20. celsesi başladı.
Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesince Sincan Cezaevi Kampüsü’ndeki duruşma salonunda görülen davaya tutuklu ve tutuksuz sanıklar, taraf avukatları, müştekiler ile sanık yakınları katıldı. Davanın bugünkü celsesinde ilk olarak darbe girişimi sırasında Genelkurmay Başkanlığı Harekat Plan Daire Başkan Yardımcısı olan eski Tuğgeneral Alparslan Çetin savunma yaptı. Darbe girişiminin tatbikat olduğunu sandığını öne süren Çetin, olayların büyümesi üzerine durumu anlamak için haberlere bakmak istediğini söyledi. Twitter’den yazılanları takip ederek durumu anlamaya çalıştığını belirten Çetin, kendisini tatmin edecek bir bilgiye ulaşamadığını anlattı.
"DARBENİN ÜÇÜNCÜ SINIF ÜLKELERE HAS BİR ŞEY OLDUĞUNU DÜŞÜYORUM"
Çetin, bir müddet sonra askerlerden birinin yanına gelerek İstanbul’da köprülerin kapatıldığını, havalimanlarında tankların bulunduğunu söylediğini kaydetti. Daha sonra Başbakan Binali Yıldırım’ın televizyondaki konuşmasını duyduğunu aktaran Çetin, "Başbakan, marjinal bir grubun kalkışma içinde olduğunu söylüyordu. Kalkışma olduğunu öğrendiğimde benim psikolojim çok büyük hayal kırıklığıydı. Çünkü darbenin üçüncü sınıf ülkelere has bir şey olduğunu düşünüyorum. Darbeden kazanan bir taraf olmaz" ifadelerini kullandı.
Uçak seslerini duymaya başladığını, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın televizyonda halkı sokağa davet ettiğini izlediğini ifade eden Çetin, "TRT’de bir bildiri okunduğunu gördüm. Bunların birçoğunu ciddiye almadım. TRT’de bildiri okunuyordu ama televizyonlarda halkın sokağa çıktığı yer alıyordu. Darbeyi yapanların çok ciddi bir alt yapısı olmadığını anladım. Saat 03.00 gibi bulunduğum kalabalıktan ayrıldım, düşük de moralim vardı. İlhan Kırtıl Paşamla konuştum. Bana ’bir şeyler yapsak’ dedi. Ben de ’siz benden daha büyüksünüz. Aklınıza gelen her türlü şeyi yapmaya hazırım’ dedim. Odama çıktım Daire Başkanımı aradım, cevap alamadım. Saat 11.00’e kadar bekledik. Saat 11.00 gibi Arif Pazarlıoğlu Paşam, Daire Başkanımızın geldiğini söyledi. Onun yanına gittik, bize derdest edildiğini söyledi. Aramızda ’biz insanlara ne cevap vereceğiz’ diye konuşuyorduk. Ardından da Özel Harakat Polisleri, Karargaha girdi" diye konuştu.
Çetin’in savunmasının tamamlanmasının ardından çapraz sorgusuna geçildi. Cumhuriyet Savcısı Aytekin Cenikli’nin, "Darbe girişimi gecesi Başbakana ya da diğer yetkililere ulaşmayı neden düşünmediniz?" şeklindeki sorusuna Çetin, "Pasif kalmayı tercih ettim" yanıtını verdi. Çetin’in bu sözlerine Cenikli, "Pasif kalarak darbeden kimin başarılı olacağını mı beklediniz? ifadesini kullandı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın avukatı Hüseyin Aydın, darbe girişimi sırasında bazı subaylar Harekat Merkezi’ne giremezken kendisinin nasıl rahat bir şekilde girdiğini sordu. Çetin, giriş turnikelerinden geçmeye kendisinin yetkili olduğunu, bu sorunun cevabını verebilecek kişilerin sanık sıfatıyla yargılandığını belirtti. Aydın, darbe girişimi sırasında herhangi bir suça iştirak etmemek için odasında beklediğini öne süren Çetin’e, bu yaptığının bir Türk subayına yakışıp yakışmadığını sordu. Çetin ise gece yaşanan karmaşadan ötürü bu şekilde karar aldığını söyledi.
Çetin’in çapraz sorgusunun tamamlanmasının ardından duruşmaya öğle arası verildi.
(Abdullah Sarıca/İHA)
Yorum Yazın