Eskişehir Anadolu Üniversitesi Eğitim Fakültesi Resim Bölümü’nden mezun olan Aynur Turan, yaklaşık 10 metrekarelik odasında hazırladığı tişörtlerle dikkat çekiyor. Turan, hazırladığı tişörtlerle hem sevdiği işi yapıyor hem de kendine gelir sağlıyor.
Eskişehir’de Eskibağlar Mahallesi’nde bulunan 1+1 evindeki atölyeye çeviren Anadolu Üniversitesi Eğitim Fakültesi Resim Bölümü’nden mezun olan Aynur Turan, hazırladığı farklı tasarımlardan oluşan tişörtlerle kendince yeni bir iş imkanı oluşturdu. Turan, son dönemlerde özellikle insanların pişti diye tabir ettiği aynı kıyafeti giymek deyimine son vererek, hazırladığı özgün tasarımlarla insanlara farklı bir seçenek sunuyor. Atanamadığı için hem sevdiği işi farklı yollarla sürdüren hem de kendine ek gelir sağlayan öğretmen adayı Turan, yaklaşık 10 metrekarelik odasında sipariş üzerine hazır tişörtlerin üzerine kumaş boyası ile el emeği yaptığı tasarımlarını satıyor.
“BİR TİŞÖRTÜ EN AŞAĞI 6 SAATTE BİTİRDİĞİM OLUYOR”
Konuyla ilgili konuşan Aynur Turan, odasında hazırladığı çalışmalarından bahsederek, “Tişörtler üzerine tasarımlar yapıyorum, mağazalarda bulamayacağımız. 3 yıl önce kendi el emeğimle kendime ve arkadaş çevreme yapmaya başladım. Mezun olduktan sonra bir yerde çalışmaya başladım, o işten ayrıldıktan sonra bu işi yapıp, bundan para kazanabileceğimi de düşündüm. Henüz bir atölye açmaya fırsatım olmadı. Bunun için de KOSGEB başvurusunda bulundum kabul edildi. Belki hem üretimin hem de satışın olduğu bir atölye gibi bir şeyler düşünüyorum. Burayı da şuan atölye olarak kullanıyorum. 1 ay filan oldu. 1 ayda da 3 tane sipariş aldım. Çok fazla reklam yapamadığımız için çok fazla sipariş de gelmiyor ve yaptığımız biraz daha herkese hitap eden şeyler değil. İllüstrasyon tarzı yapıyoruz tişörtleri. Herkese hitap etmiyor ve her gelen siparişi de değerlendiremiyoruz. Mesela kendi istedikleri modeli atıyorlar örneğin portre istiyorlar. Bir tarzımız olsun ve o tarzın dışına çıkmayalım istiyoruz. Çünkü tek başıma yapmıyorum, bir arkadaşımla ortak çalışıyoruz. Bir tişörtü en aşağı 6 saatte bitirdiğim oluyor. Ayrıntılı tişörtler ise, 1 günümü alıyor genel olarak. Kendim de şuan bir yola çıktım ama çok yeni” ifadelerini kullandı.
“ATANSAYDIM TİŞÖRT BOYAYARAK İŞ YAPMAZDIM”
Turan, yapmış olduğu tişörtlerin kullanım şekillerine de dikkat çekerek, “Kumaş boyası kullanıyorum. Zaten kumaş boyasının çıkmama özelliği var. Yaptığım resim çıktıktan sonra 24 saat o tişörtün üstünde kalması gerekiyor. Ondan sonra ütüleyip sabitliyoruz. Çamaşır makinesine atılmıyor tişörtler. Elde en fazla 30 derecede yıkanması gerekiyor. Atansaydım, başka bir mesleğim olsaydı, tişört boyayarak iş yapmazdım. Çünkü öğretmen olmayı çok istiyorum, seviyorum öğretmenliği ama yine de büyük ihtimalle tişört yapardım. İstediğim aradığım tasarımı bulamıyorum. Kendim yapıp giymeyi seviyorum, kendim ve çevremdekilere yapardım ama yapardım. Fakat öğretmenlik başka bir şey benim için o kadar yıl o yüzden okudum” şeklinde konuştu.
“TÜM YAŞAM ALANIM BURASI”
Öğretmen adayı Turan, odasını atölye yaptıktan sonra yaşam alanının daha da küçüldüğünü ifade ederek, “Çok küçük zaten görüyorsunuz. Tüm yaşam alanım burası, yatağım, kitaplığım, koltuğum hepsi burada olduğu için çok rahat hareket edemiyorum zorluğu bu. Yani sehpanın üzerinde yapmam gerekiyor, boyalarım orada fırçalarım orada geniş bir alan olması tabii ki daha iyi olur. Mesela bazen iş yaparken, küçük alan olduğu için her yer dolu, daha ferah bir şey istiyorsun olmuyor. O biraz resim yapmamı etkiliyor. Yani olacak mı olmayacak mı inanıyoruz ama ne olacağını bilmediğim için böyle çok tavsiyelerde bulunamıyorum ama insanlar istedikleri şeyleri yapsınlar. Ben resim yapmayı seviyorum bunu bir şeye dönüştürmeye çalıştım. Sevdikleri şeylerden alternatif meslekler bulabilirler diye düşünüyorum” dedi.
(Mustafa Kaplan - Mehmet Sıddık Yeşilırmak /İHA)
Yorum Yazın