YÖNETMENLER DİZİ SEKTÖRÜNÜ ANLATTI
AVRUPA YAKASI"Elif" dizisinin yönetmenleri Betül Durmuş Sevim ve Çağıl Aydoğdu, "Usta Çırak Buluşmaları"nda, yönetmenlik kariyerleri ve dizi sektörü hakkında Esenlerli gençlerle bir söyleşi gerçekleştirdi.
Esenler Belediyesi Kültür İşleri Müdürlüğü'nün "Usta Çırak Buluşmaları" programı kapsamında sevilen dizi "Elif"in yönetmenleri Betül Durmuş Sevim ve Çağıl Aydoğdu, Esenlerlilerle buluştu. Deneyimli yönetmenler, Dr. Kadir Topbaş Kültür Sanat Merkezi'nde, Esenler Sanat Evi (ESEV) Kısa Film Yapımı, Senaryo Atölyesi öğrencileri ve bu alana ilgili gençlere dizi sektörü ve yönetmenlikle ilgili söyleşi gerçekleştirdi.
ÖRF VE ADETLERİMİZE UYGUN BİR DİZİ ÇEKİYORUZ
Yönetmen Betül Durmuş Sevim, "Elif" dizisini çekerken Türk toplumunun örf ve adetlerine uygun olmasına çok dikkat ettiklerini söyleyerek şöyle konuştu:
"Bu iş sektörü çok çabuk tüketiliyor, sizin yarım saatte izlediğiniz şeyi biz bir haftada günde 14 saat çalışarak hazırlıyoruz. Aslında yönetmen olma gibi bir hayalim yoktu, ben bilgisayar mühendisi olmak istiyordum, reklam işiyle uğraşan bir akrabamdan mesleği görerek heves ettim ve böylece işin içine girdim. Kanal 7 ailesi olarak çok açık söylüyorum ki, Elif dizisinde örf ve adetlerimize çok dikkat etmeye çalışıyoruz. Kötü karakterleri ayırt ederek söylüyorum, aile içi davranışlara, büyük küçük ilişkisine çok dikkat ediyoruz. Emeğimizin karşılığını da alıyoruz, Elif dizisi bu yıl 34 ülkede izleniyor."
SAMİMİYET, YERİNİ AVRUPA ÖZENTİLİĞİNE BIRAKIYOR
Çağıl Aydoğdu ise projelerin izleyicilerin istekleri doğrultusunda oluştuğunu belirterek şu ifadeleri kullandı:
"Kanallara iyi bir proje de götürseniz, izleyici tarafından daha çok talep görecek şeyleri istiyorlar. Biz taleple iş yapan insanlarız, izleyicinin seçimi her şeyi belirliyor. O yüzden daha seçici olmalı ve istemediğiniz programları izlemeyerek televizyonda görmek istediğiniz şeyi oluşturabilirsiniz. Bu noktada sorumlu olanlar izleyiciler. Bizim kuşağımız, televizyondaki projelere aile, dostluk perspektifinden bakıyordu. Aile bağları ve ilişkilerde samimiyet ve içtenlikten yanaydık ama günümüzde teknoloji ve internetle birlikte, Avrupa'daki projelere özenmeyle de yeni şeyler oluştu. Popüler kültür ve star kavramı güçlendi ve kavramlar güçlendikçe, duygusal olarak içi daha boş olan sanatsal faaliyetler ortaya çıktı. Eski filmlerde yaşanan duygular o kadar gerçek ki, şu an toplumsal beklenti popüler kültürün istediği şeylerle örtüşüyor. Şu an önümüze konulanı izliyoruz, popüler kültür bize başka şeyler sunuyor ve biz de bunu tüketiyoruz."
İlginizi Çekebilir