© Belediyeden Haber - 2017

Her 4 Kadından Birinin Sorunu

Üroloji Uzmanı Prof. Dr. Oktay Demirkesen, Türkiye’de 40 yaş ve üzeri her 4 kadından birinin idrar kaçırma sorunu yaşadığını söyledi.

Üroloji Uzmanı Prof. Dr. Oktay Demirkesen, idrar kaçırma sorununun gündelik yaşama etkilerini ve tedavi sürecini anlattı. Dünyada 400 milyon kişinin istemsiz idrar kaçırma hastalığına sahip olduğunu belirten Demirkesen, Türkiye’de ise 40 yaş ve üzeri her 4 kadından birinin idrar kaçırma sorunu yaşadığını dile getirdi. İdrar kaçırma sorunu bulunan kadınların sayısında artış olduğunu söyleyen Prof. Dr. Oktay Demirkesen, kadınlarda idrar kaçırma tiplerini ise şöyle özetledi: "Kadınlarda idrar kaçırma tiplerini kabaca üçe ayırmak mümkün. İdrar kaçırma (üriner inkontinans), sosyal ve hijyenik sorunlara yol açan, objektif olarak gösterilebilen ve istemsiz olarak gelişen idrar sızıntısı olarak tanımlanmaktadır.

“KADINLAR EN ÇOK ‘STRES TİPİ’ İDRAR KAÇIRMA İLE KARŞILAŞIYOR”

‘Stres tipi’ yani eforlu bir hareketle oluşan idrar kaçırma en sık görülen tiptir. Stres tipi idrar kaçırma, mesane içi basıncın artması ile ortaya çıkan idrar kaçırma şeklidir. Tanımdan da anlaşılacağı gibi buradaki stres sözcüğünün psikolojik stresle ilgisi yoktur. Stres tipi idrar kaçırmaya, mesane çıkışındaki kasların fonksiyonlarını tam yapamaması, mesaneyi destekleyen pelvik taban kaslarının zayıflığı; neden olabilir. Gebelik ve/veya doğum, geçirilmiş ameliyatlar, obezite stres idrar kaçırma için risk faktörü olarak sayılabilir.

İkincisi ise tuvalete zorlukla yetişme veya yetişememe şeklinde ortaya çıkan ‘Sıkışma tipi’ idrar kaçırmadır. Bu ikisinin birlikte görüldüğü "Karışık tip" idrar kaçırma ise diğer idrar kaçırma tipi olarak ortaya çıkmaktadır. Bunun yanında daha nadir görülen idrar kaçırma tipleri de mevcuttur. Örneğin; hasta, ‘farketmeden ya da devamlı idrar kaçırıyorum’ şeklinde bir tanımlamada bulunabilir. Geceleri idrar kaçırmadan bahsedebilir. Ancak bunlar çoğunlukla daha nadir görülen ve diğer idrar kaçırma tiplerinin ilerlemiş dönemlerinde de olabilecek durumlardır. Dolayısıyla idrar kaçırma tiplerini anlatırken özellikle ilk bölümde söylediğim üç tip idrar kaçırmadan bahsetmek doğru olacaktır”.

“ÜLKEMİZDE İDRAR KAÇIRMA FARKINDALIĞI AZ”

Dünyada ve Türkiye’de idrar kaçırma sorununun her yıl arttığını belirten Demirkesen, “Uluslararası Kontinans Birliği’nin rakamlarına göre dünyada 400 milyon, Avrupa’da ise 50 milyon kişinin idrar kaçırma sorununu yaşadığını açıkladı. Yapılan anketlere göre ise Türkiye’de 2 milyon 700 bin kadının idrar kaçırdığı tahmin edilirken, bu kadınlardan sadece 31 bin’i bu sorunun çözümü için uzman hekimin yardımına başvurmaktadır” diye konuştu. Ülkemizde idrar kaçırma farkındalığının az olduğuna dikkat çeken Demirkesen, Türkiye’de idrar kaçıran kadınların en büyük sorunları arasında özgüven eksikliği ve sokağa çıkma korkusu olduğunu vurguladı.

“İDRAR KAÇIRMA KİŞİLERİN SOSYAL HAYATLARINI ETKİLİYOR”

Demirkesen, idrar kaçırma sorununun hayat kalitesini etkileyen bir durum olduğunu belirterek, idrar kaçırmanın kadınlarda ağır depresyonlara varan psikolojik durumlara yol açabileceğine değindi ve sözlerine şöyle devam etti:

"Kişinin sosyal yaşamında idrar kaçırmanın sıklığı ve şiddeti çok önemli bir faktördür. Görüyoruz ki bazı durumlarda iş hayatına devam edememe, iş hayatında yeterli etkinliği oluşturamama veya üretimi gösterememe ve bunun getirdiği iş gücü kaybı ve buna bağlı oluşan birçok durum söz konusudur. Bunun ötesinde cinsel hayatı da çok olumsuz etkileyerek genel anlamda kişinin hayat kalitesini çok etkileyebilir”.

TEDAVİSİ

İdrar kaçırma sorununa ilişkin olarak cerrahi ve cerrahi olmayan birçok tedavi yöntemi olduğunu söyleyen Prof. Dr. Oktay Demirkesen, tedaviye kadar olan süreçte hijyenin önemli olduğunu vurguladı. Dr. Demirkesen idrar kaçırmaya yönelik tedavi yöntemlerinin başarılı sonuçları olduğunu ve mesane pedi kullanımının tedavi sonuçları elde edilene kadar olan süreçte çok yararlı olabileceğini belirtti. Mesane ped kullanımı ile sağlanan desteğin hastaların tedaviye uyumunu da kolaylaştırdığını vurgulayan Demirkesen, “İdrar kaçırma tedavisinin sonuçları konusunda yanlış bilgilenme çok fazla, bu nedenle bu konuda da farkındalığı artırmak gerekiyor” dedi. Demirkesen, şunları kaydetti: "Kişinin idrar kaçırmayla oluşan hayat kalitesi bozukluğu, genel olarak ıslanmanın şiddeti ile ilişkili bir durum. Ancak sosyal aktif kişilerde az miktarda olsa dahi Islanma çok önemli. Bu hastalarda kısa sürede en etkin tedaviyi seçmek gerekir. Bu arada idrar kaçırmanın problem oluşturmayacak şekilde kontrol altına alınması da gerekli”.

(İHA)

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER